Bir insana yapılacak en büyük kötülük, ona umut verip sonra hiçbir şey olmamış gibi gitmektir. Friends
Sponsorlarımız
Ziyaretçi Bilgileri
Bugün:
19
Dün:
129
Toplam:
218249
Glutensiz Hayatla Pazar Sohbetleri 4
Merhaba,
Bir soru ile başlamak istiyorum bugün. Düzenli spor yapanlar var mı aranızda?
Spor yapma alışkanlığı edinmek önemli. Özellikle yaşam koşulları nedeniyle hareketsizliğe itildiğimiz, şişmanlığın çok arttığı günümüzde bu alışkanlığı kazanmak çocuklarımıza kazandırmak daha da önemli. İçinizden bizler çölyaklıyız kilo almıyoruz ki diyenler olabilir. Ancak gerçekten hiç risk almadan diyetinizi sürdürdüğünüzde çölyaklıların da kilo almaya başladıklarını göreceksiniz. Ayrıca kullandığımız unlar nedeniyle bizlerin insülin direncine eğilimi de yavaş yavaş artabilir ve bu da hızlı kilo almayı getirebilir.
Spor alışkanlığı için öncelikle çocuklardan başlamak istiyorum. Çölyaklı çocuklar için bedenleri normal ancak kendilerini kısıtlayan bir kronik hastalıkları var, her şeyi yiyemiyorlar. Bu kısıtlama konusunda genellikle aileleri ve çevreleri bunu düşünürken aslında çocuklar kendilerini özgür hissederler. Herhangi bir spor aktivitesi, spor takımı içerisinde olmak onların özgüvenini yerine getirir. Takım sporu yapıyorsa, takım akadaşları ile sosyalleşir ve onların kendisini tanımasını sağlar. Birlikte hareket ettiklerinde onlardan biri olur. Aileler genellikle çocuklarının okul ve ev civarında spor yapmasına izin verirler. Ancak çocuk lisanslı olarak spor yapmaya başladığında şehir dışında, ülke dışında turnuvalara gitmesi gerektiğinde iki seçenek ortaya çıkar ya gitmemeli ya da anne veya baba da onunla birlikte gitmelidir. Çocuklarımızın başarılarını görmek için yanında olmak muhteşem bir duygu ama o kendi başına yapamaz diyerek yanında gitmeyi düşünüyorsanız işte o bir kez daha yükselen özgüveni zorlayan bir durum halini alıyor. Sizlerden ricam spor yapan, yapmaya hevesli olan çocuklarınızı destekleyin hem de onların istediği şekilde. Eğer beslenme sıkıntısı yaşayacağını düşünüyorsanız, antrenörlerini, takım arkadaşlarını kendisinin bilgilendirmesini sağlayın. Bir de en önemlisi bir diyetisyenden yardım alarak alternatif kalori kaynakları ne olmalı, aktif ve yoğun spor yapan bir çölyaklı nasıl beslenmeli öğrenmeli ve en önemlisi çocuğunuzun öğrenmesini sağlamalısınız ki çocuk kendisi istekle ve yapabileceğini bilerek yoluna devam etsin. Gururlanması da size kalsın.
Peki ya profesyonel bir şekilde ya da lisanslı bir spor yapmıyorsak ne olacak? Yine de spor günlük yaşamınızın içinde mutlaka olmalı. En basitinden haftada üç gün yarım ya da bir saatlik yürüyüş. Eşinizle, çocuğunuzla, arkadaşınızla, sevdiklerinizle yapacağınız günlük yarım ya da bir saatlik yürüyüş. O kadar keyifli ki. Yaşamımın büyük bir bölümünde bunu yapmaya çalıştım ve sevdiklerimi de bu aktiviteye katmaya çalıştım. Kimi zaman sabah erken saatlerde doğa, şehir henüz uyanırken, kimi zaman ise akşam gün batarken. Gün içinde olmaz mı diye sorarsanız elbette olur ancak ben çoğunlukla iş yerinde oluyorum. Ona da çözüm var işyerine götürdüğüm bir çift spor ayakkabı ile öğle saatlerinde yarım saat iş arkadaşlarımla yürüyorum. Ofisin etrafında gördüklerimize inanamazsınız. Koskoca şehrin ortasında beslenen horozlar, gezdirilen köpekler, muhteşem bir mahalle, mahalledeki terzi, elektrikçi, kasap, yeni açılan kafe neler neler varmış etrafımızda diye şaşkın ofise dönüyoruz her seferinde. Bu basit aktivitenin bize sağladığı yararların bir kısmını sayarak bitireceğim bu günü Hep birlikte spor yapmak, parka çıkmak, yürümek öncelikle sosyalleşmek, yeni insanlar tanımak, keşfetmek demek, bedenimizi sağlıklı hale getirmek, zihnimizin konsantrasyonunu artırmamak demek, ev gezmeleri yerine park gezmeleri, yürüyüş yolları keşfetmek demek. Herşeyden önemlisi kendimiz için iyi birşeyler yapmak demek.
Bahar gelmek üzereyken, bu günden kendimiz, ailemiz ve çocuklarımız için iyi bir şey yapalım ve yürüyüşe başlayalım, çocuklarımızı spora teşvik edelim.
Sağlıklı günler dilerim.
Sevgiyle